17 Mayıs 2023 tarihinde İsviçre'nin Cenevre kentinde gerçekleşen "İnsan Hakları ve Demokrasi" Cenevre Zirvesi'nde yer aldım. Bu zirvede edindiğim izlenimleri sizinle paylaşmak istiyorum.
Zirvede konuşanların samimiyeti konusunda bazı şüphelerim oldu. Ancak, Uygur Türkleri hakkında konuşan bir konuşmacı beni oldukça etkiledi. Afrika ve Kuzey Kore'den gelen katılımcılar ise samimi gelmedi.
Konferansın en çarpıcı ve maalesef dolu dolu yalanlarla dolu olan konuşması muhalif Türk gazeteci Nevşin Mengü tarafından yapıldı. Mengü, Türkiye'deki seçimleri ve Türkiye'de bulunan mültecileri değerlendirmeye çalıştı. Ancak, ne yazık ki her iki konuda da büyük yalanlar söyledi.
Mengü, Erdoğan rejimini diktatör olarak nitelendirerek medya gücünü kullanarak seçimi sabotajladığını iddia etti. Ancak, İmamoğlu'nun seçimi manipüle ettiğinden bahsetmedi. Ayrıca, sadece 0.5 puan fark olduğunda bile bir diktatörün seçimi ikinci tura bırakmayacağı gerçeğini göz ardı etti. 14 Mayıs'ta demokrasinin tecelli ettiğini hatırlatmak da unuttu, ancak bu demokrasi tecellisi onun işine gelmedi.
Bugün Cenevre'de söyledikleri tamamen yalandı. Mengü konuştu, kitleler inandı ve daha da düşmanlaştılar.
Bu zirvede gözlemlediklerim, bazı konuşmacıların samimiyetinden şüphe duyulması gerektiğini gösterdi. Ayrıca, gazetecilerin tarafsızlık ilkesini korumaları ve gerçekleri objektif bir şekilde sunmaları son derece önemlidir. Zirvelerde yapılan konuşmaların gerçeklik payını araştırmak ve doğru bilgiye dayanarak tartışmaları sürdürmek, demokrasi ve insan hakları alanındaki ilerlemeyi sağlamak için önemli bir adımdır.