Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı (ABB) Mansur Yavaş'ın, çivi çakılması dahi yasak olan Çubuk ilçesi Kutuören Köyündeki meraya taş ocağı kurdu. Köylülerin mera arazisine hukuksuz şekilde taş ocağı kurduran Yavaş, ayrıca basın mensuplarının geleceğini öğrenince yolu kapattırdı. Çubuk Belediye Başkanı Baki Demirbaş ve köy halkı, Yavaş'a tepki gösterdi.
AK Parti Ankara İl Başkanı Hakan Han Özcan’ın geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdiği Çubuk ziyareti esnasında bir vatandaşın ABB Başkanı Mansur Yavaş’ın Çubuk’un Kutuören Köyü mera arazisine izinsiz Taş Ocağı kurduğu yönündeki şikâyetleri Çubuk Belediye Başkanı Baki Demirbaş’ı harekete geçirdi. Özcan’ın talimatları ile mera arazisine giden Demirbaş ve beraberindeki heyet olay yerinde incelemelerde bulundu.
BAKİ DEMİRBAŞ, “İl Başkanımız Sayın Hakan Han Özcan ile birlikte Kutuören köylülerimize yaptığımız ziyarette köy halkının şikâyetleri sonrası buraya geldik. Gördüğümüz manzara içler acısı. Burası mera alanı. Buraya çivi çakmak dahi yasak. Burada köylüler hayvanlarını otlatıyor. Taş Ocağı’nın kurulması hayvancılığa büyük bir darbedir. Bölge içinde büyük bir ekonomik kayıptır. Burada büyük bir hukuksuzluk var. Büyükşehir Belediyesi buraya hukuksuz bir şekilde tecavüz etti. Arazinin özelliğini kaybedecek yapılar dikildi burada. Bu izinsiz işletme biran önce durdurulmalı. Köylülerin izni olmamasına rağmen Mansur Yavaş bildiğini okumuş. Yavaş’ın bu vurdumduymazlığı yüzünden bir vatandaşımız burada yapmaya başladığı ahırını durdurmak zorunda kaldı. İl Başkanımız Hakan Han Özcan’ın talimatları doğrultusunda bu hukuksuzluğun sonuna kadar takipçisi olacağız. Hak yerini bulana kadar mücadele edeceğiz.” diye konuştu.
Yapılan inceleme esnasında Yavaş’ın çivi dahi çakılması yasak olan mera arazisine izinsiz yol açtığı ve Taş Ocağı kurduğu görüldü. Yavaş’ın yaptığı skandala köylülerden ve Demirbaş’tan tepki geldi.
"BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ HUKUKSUZ BİR ŞEKİLDE MERA ARAZİSİNE TECAVÜZ ETTİ"
Çubuk Belediye Başkanı Baki Demirbaş, "İl Başkanımız Hakan Han Özcan ile birlikte Kutuören köylülerimize yaptığımız ziyarette köy halkının ABB iştiraki olan firma tarafından mera bölgesine bir yol açılıp Taş Ocağı kurduğu şikâyetleri sonrası buraya geldik. Gördüğümüz manzara içler acısı. Bununla alakalı gerekli yerlere başvurular yapıldı. Konunun sonuna kadar takipçisiyiz. Burası mera alanı. Buraya çivi çakmak dahi yasak. Burada köylüler hayvanlarını otlatıyor. Taş Ocağı'nın kurulması hayvancılığa büyük bir darbedir. Bölge içinde büyük bir ekonomik kayıptır. Burada büyük bir hukuksuzluk var. Büyükşehir Belediyesi buraya hukuksuz bir şekilde tecavüz etti. Arazinin özelliğini kaybedecek yapılar dikildi burada. Bu izinsiz işletme biran önce durdurulmalı. Köylülerin izni olmamasına rağmen Mansur Yavaş bildiğini okumuş. Yavaş'ın bu vurdumduymazlığı yüzünden bir vatandaşımız burada yapmaya başladığı ahırını durdurmak zorunda kaldı. Ama inşallah 6 ay sonra bu başına buyrukluk bitecek. Bütün hukuksuzluklar ortadan kalkacak. Vatandaşlarımız biraz daha sabretsin. Yerel seçimlerin ardında inşallah tekrar AK Parti belediyeciliği ile Ankaralı vatandaşlarımızı buluşturacağız." dedi.
"İZİNSİZ VE RUHSATSIZ TAŞ OCAĞI YAPTILAR"
Olaya ilişkin konuşan Kutuören Mahalle Muhtarı Sabri Dadak, "Mera arazisine izinsiz ve ruhsatsız taş ocağı yaptılar. Mera arazisine bir çivi dahi çakılamazken Büyükşehir Belediyesi'ne ait Taş Ocağı burada çalışıyor. Bu Taş Ocağı kurulmadan önce köylülerle bilgilendirme toplantısı yapıldı. Köylü burada Taş Ocağı kurulmasını kabul etmemesine rağmen gelip kurdular. Şu anda bu arazide otlaklar kullanılamıyor. Her yer toz, toprak. Bunlar yüzünden büyükbaş hayvancılık bitti. Küçükbaş hayvancılığı da bitirme noktasına getirdiler." şeklinde konuştu.
"BURAYI YAŞANMAZ HALE GETİRDİLER"
Kutuören Mahallesi Derneği Başkanı Haydar Çaprak, "Köyümüzde 1 tane koyun sürüsü kalmadı. 3-5 tane hayvanımız kaldı. Büyükbaş hayvan zaten yok. Kamyonlar çalışıyor, dinamit patlatıyorlar, her yeri toz duman kaplamış vaziyette. Burayı yaşanmaz hale getirdiler. Köy halkı olarak burada böyle bir şey yapılmaması için karar alınmasına rağmen mera arazimize yol açtılar, şantiye sahası kurdular. Ruhsatları bile yok ama Taş Ocağını faaliyete geçirdiler. Konuyla alakalı olarak gerekli yerlere şikâyetlerimizi yaptık. Şu anda burası hala mera arazisi olarak geçiyor. Burada suyumuz yetersiz. Sondaj yapılması gerekirken bize tankerle su getiriyorlar." ifadelerini kullandı.
"LAFTAN ANLAMAYAN BİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYEMİZ VAR"
Köy sakini İbrahim Çaşka da, "Laftan anlamayan bir Büyükşehir Belediyemiz var. İzinsiz mera arazimize tecavüz etti. Biz burada böyle bir şey yapılmasını istemedik. Bunu da açıkça belirttiğimiz halde burada yol açtılar, Taş Ocağı'nı kurdular. Şimdi buraya girmeye kalkıyoruz biz girmeyelim diye açtıkları yolları kapatıyorlar. Köy halkı olarak biz burada hayvancılıkla uğraşıyorduk. Meyve-sebze yetiştiriyorduk. Ancak şimdi bunların hiçbirini yapamıyoruz. Tozdan, topraktan hiçbir şeyden verim alamıyoruz. Patlatılan dinamitlerden evlerimiz zarar görmeye başladı. Köye hizmet edecekse hizmet etsin. Biz taşıma suyla ihtiyaçlarımızı gidermeye çalışıyoruz. Tankerle su getiriyorlar bize. O da gelmezse susuz kalıyoruz. Kendilerinde ki bu özgüveni anlamış değiliz. İnşallah önümüzdeki seçimlerde bu özgüvenin zararını görecekler. Biz Yavaş'tan bir şey istemiyoruz. Verdiği sözleri tutsun yeter." açıklamasında bulundu.
"HALKINI DÜŞÜNEN BİR BELEDİYE BAŞKANI BUNU YAPMAZ"
Köy sakini Şükrü Bağrıyanık ise şöyle konuştu: "Hiçbir şeyimiz kalmadı. Biz bu Taş Ocağı'nı istemiyoruz. Bizim söylediğimiz hiçbir şeyi dinlemediler. Kendi bildiklerini yaptılar. Meramızı kazıp yol yaptılar. Bizim hayvancılığımızı, tarımımızı bitirdiler. Ben 60 yaşından sonra ne yapacağım. Evlerimizde rahat yatamıyoruz. Gece gündüz dinamit patlıyor. Evlerimiz, arazimiz toz toprak içinde. Oturduğumuz evler artık hasar almaya başladı. Huzurumuz kalmadı. Gidecek yerimiz yok ki gidelim. Elimizde kalan 3-5 hayvanı otlatmaya çıkıyoruz, 'Buraya yaklaşma tehlikeli' biz nerede otlatacağız bu hayvanları. Halkını düşünen bir belediye başkanı bunu yapmaz."